Üzgünüm..Bugünlerde içimden birşeyler yazmak gelmiyor..Aslında geliyor ama yazamıyorum..Okuma işini de bıraktım zaten..Son okuduğum kitabın üzerinden neredeyse bir ay geçti.."Çok yoğunum" gibi bir bahanem de yok..Diğer herşeye zamanım var çünkü..Sanırım tembelleştim..Şimdide canım çok istedi diye yazıyorum..Çok kötü olursa yarın silerim :)...
Konuya gireyim..Yukarıdaki başlığı her yazımın sonunda kullanmaya çalıştım..Kimden gördüm bilmem..Tahminim Esin Özberk..O da belki..(öyle biri bile olmayabilir)..Şimdi kalkıp O'na bakmaya üşeniyorum..Sanırım siz bile bir an google sayfasını açmayı düşündünüz..Zahmet etmeyin ben baktım..Google'da öyle ünlü biri yok..Neyse..Bugüne kadar yazılar biterken neler dinlemişim diye göz attım eski postlara..Belki hakkımda bilmediğim birşeyler görebilirim diye..Sonuç...bilmem..Doğru düzgün dinlediğim bir müzik yok ki..Hiçbir yeteneğimin olmadığı gibi (dikkaayt:başka bir yazı konusu)..Sadece şunun farkına vardım..Çoğunu şimdilerde dinlemem..Sevmediğimden ya da kötü bulduğumdan değil...Hepsinin kötü bir tınısı var bende..Çünkü hiçbiri yalnızca "şarkı" değil..Üstüne hep birşeyler ekledim..Bazen bir hikaye,bazen bir kişi, bazen bir kare, bazen hayatımın bir dönemi...Genellikle de bir insan..O şarkı zamanında hayatımda önemli bir yeri varmış şimdi yok..Şarkıyı dinleyince aklıma geliyor hüzünleniyorum..Pişmanım..Eski "ben"i ve "onlar"ı özledim ben...Artık şarkıyı dinleyemiyorum işte..
Mesela...Şebnem Ferah'ı duyduğumda -özellikle mayın tarlası- karnıma yumruk yemiş gibi oluyorum (hikayesini daha önce yayınlamıştım sanırım..adı "bir ayrılık hikayesi" ya da "en kötü hikayem" idi..Zamanda yolculuktan bakıyorum....yok yayınlamamışım..Yakında -bulursam- yayınlarım)..Aslı..Mor ve ötesi...Gökçe(bak bu da entresan bir hikayeyi temsil ediyor. bunu da yazabilirim)..Özcan deniz..Yaşar..Yonca Lodi..Candan erçetin -özellikle "saçma"-..will.i.am...avril lavigne..helldorado..Malt'ın bazı şarkıları (hala devam ediyor bunun hikayesi)..Ayben gözlerim ağlak..Hatta galatasarayın çıldırın marşı..Hepsinin tek tek hikayesi var..Süper mutlu olduğum günleri(!) hatırlatıyorlar bana..Bugünden farkı yoktu o günlerin ama..Çoğu hala hayatımda zaten...Ya da...belki biraz daha iyi idi..Hiç olmazsa o hallerini daha çok seviyordum..Bazıları hayatımdan temelli çıktı gitti..Bazıları da hala yanımda ama selam bile vermiyorum..(çok değişik bir duygu..Zamanında hayatımda çok önemli bir yer kaplarken şimdi yakın ama olabildiğince uzak...yabancı işte..[[inşallah hikayeyi bulabilirim:)]]..
Uzun lafın kısası -ne kadar sevsemde-o şarkıları bir daha asla dinleyemem...Çok fazla uzattım..Bu da öylesine bir yazı oldu..İlk defa serbest saçmaladım..Umarım tahminim kadar kötü olmamıştır :)..Çok kötü olduysa yorum kısmına mesaj bırakın..Biterken Pamela Spence-İstanbul çalıyordu..Kendinize iyi bakın efendim..Ayrıca bu son "biterken...." yazışım..Artık bu alışkanlığa son veriyorum..(hemen bunu söylesem daha kolay olurdu sanki)
12 Kasım 2008
Biterken birşeyler çalıyordu işte...
İmza: Panda I 18:32